İstanbullu “3.Cinayet Köprüsüne Hayır” Dedi


Yüzlerce İstanbullu “Üçüncü Köprü Yerine Yaşam Platformu”nun çağrısıyla bugün (28 Mart Pazar) saat 13.00’de Hacıosman-Parkorman arasında bir insan zinciri oluşturarak “rant köprüsüne hayır” dedi.

Üçüncü Köprü değil orman, insanca yaşam’ diyen yüzlerce İstanbullu bugün yeniden sokağa çıktı. Çok sayıda demokratik kitle örgütü, çevre örgütü, mahalle derneği, TMMOB’ye bağlı odalar, Halkevleri ve sendikalar tarafından yaklaşık iki yıl önce oluşturulan “Üçüncü Köprü Yerine Yaşam Platformu”nun çağrısıyla bugün (28 Mart Pazar) saat 13.00’de Hacıosman-Parkorman arasında bir insan zinciri oluşturan 3. Köprü karşıtları, “rant köprüsünü” durduracaklarını vurguladılar.

AKP hükümeti tarafından gündeme getirilen 3. Köprü projesi, “Yıkım-talan köprüsüne geçit yok!” diyen 3. Köprü Yerine Yaşam Platformu tarafından bundan önce de çeşitli eylemlerle protesto edilmişti. 3. Köprü projesi ile ilgili tartışmalar Karayolları Genel Müdürü Mehmet Cahit TURHAN’ın geçtiğimiz günlerde olası köprü güzergâhının Beykoz-Tarabya ya da Yuşa Tepesi-Havantepe olabileceği açıklamalarıyla yeniden canlandı. Geçtiğimiz hafta içinde Türkiye’ye gelen Suudi Yatırım Ajansı Başkanı Amr Al-Dabbagh ise Başbakan Tayyip Erdoğan ile yaptığı görüşmede, Suudi sermayesinin 3. Köprü projesine talip olduklarını açıklamıştı. 3. Köprü Yerine Yaşam Platformu bu gelişmeler üzerine 21-26 Mart Dünya Ormancılık Haftası etkinlikleri kapsamında tüm İstanbulluları 28 Mart Pazar günü HacıOsman-Parkorman arasında bir insan zinciri oluşturarak kentin Kuzey ormanlarını koruma altına almaya çağırdı.

Bugün saat 12.30’da Hacıosman’da bir araya gelen yüzlerce 3. Köprü Yerine Yaşam Platformu destekçisi, ellerinde “Köprü Değil Orman İnsanca Yaşam” ve “Bu Ormanlar İstanbul Halkı Tarafından Koruma Altına Alınmıştır” yazan dövizlerle Parkorman’a kadar bir insan zinciri oluşturdular. Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu 5 Nisan 1995 tarihinde söylediği “3. Köprü Bir Cinayettir” açıklamasının yer aldığı bir pankart da taşıyan 3. Köprü karşıtlarına, yoldan geçen araçlardan da büyük destek yağdı.

Yaklaşık 600 kişinin katıldığı eylemde 3. Köprü Yerine Yaşam Platformu adına bir basın açıklaması yapan Orman Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi yönetim kurulu üyesi Kader Cihan, “İstanbul’u ve ormanları hep birlikte savunacağız. 3. Rant köprüsünü durduracağız” dedi. 3. Köprü projesinin ormana, su havzalarına ve İstanbul kentine karşı cinayet anlamına geleceğini vurgulayan Cihan, “İstanbul’u ve İstanbulluları yok sayarak ormanları, su havzalarını yağmalamaya hazırlanan AKP hükümetini ve sermayeyi uyarıyoruz. İstanbul halkına yönelik bu cinayeti işlemeye uygun ortamı asla bulamayacaksınız” dedi. 3. köprünün İstanbul’un ulaşım sorununu çözmek yerine ağırlaştıracağını da vurgulayan Cihan, trafik sorununun gerçekten çözülmesi için yapılması gerekenin, “sermayenin değil İstanbul halkının ortak çıkarlarını ve kamu yararını gözeten, doğal ve tarihsel çevreyi koruyan ve halkın demokratik katılımını esas alan bir planlamanın acilen hayata geçirilmesi” olduğunu belirtti.




Basın açıklamasının tam metni

BASINA VE KAMUOYUNA
İSTANBUL’U VE ORMANLARI HEP BİRLİKTE SAVUNACAĞIZ
3. RANT KÖPRÜSÜNÜ DURDURACAĞIZ!

Değerli İstanbullular, Değerli Basın Mensupları
AKP hükümeti ve büyük sermaye-çıkar çevreleri, İstanbul halkının yaşam alanlarında sürüp giden yağmayı tırmandırmaya hazırlanıyor. AKP hükümeti, İstanbul’da halkın yararlandığı son doğal ve kamusal alanları da hızla büyük sermaye-rant çevrelerine peşkeş çekmeyi planlıyor. 3. Köprü adı verilen organize cinayet projesini sermayeye altın tepsi içinde sunarak, İstanbul’un son orman alanlarını, su havzalarını ve yoksul halkın yaşam alanlarını hedefine koyan işgali yaygınlaştırmayı hedefliyor.

Değerli İstanbul halkı, Değerli Basın Mensupları
Karayolları Genel Müdürü Mehmet Cahit TURHAN bir süre önce olası 3. Köprü güzergâhının Tarabya-Beykoz ya da Sarıyer-Yuşa Tepesi hatlarından birisi olacağına açıkladı. Bu açıklamanın arkasında yatan gerçekler artık ortaya çıkmaya başladı. Suudi Yatırım Ajansı Başkanı’nın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’la bir görüşme yaptığını ve Suudi sermayesinin 3. Köprü projesine talip olduğunu gazetelerden öğrendik. Meğer AKP, sermayedarlardan sermayedar beğeniyormuş. İstanbul halkının sabrını ve direncini sınamaya çalışırken, 3. Köprüyü Suudi sermayesine pazarlamaya çalışıyormuş.

İstanbul’u ve İstanbulluları yok sayarak ormanları, su havzalarını yağmalamaya hazırlanan AKP hükümetini ve sermayeyi uyarıyoruz. İstanbul halkına yönelik bu cinayeti işlemeye uygun ortamı asla bulamayacaksınız. Bu ülke ve bu halk satılık değildir!
Bugün burada, 3. Köprü Yerine Yaşam Platformu bileşenleri olarak ele ele veren biz mühendisler, bilim insanları, kadınlar, öğrenciler; Başıbüyük, Okmeydanı, Sarıyer, Tozkoparan ve İstanbul’un diğer uzak semtlerinden gelen yoksul emekçiler, 3. Yağma Köprüsünün yapılmasına asla izin vermeyeceğiz. Her zaman söyledik yine söylüyoruz: 3. Köprü doğaya, insanca yaşama ve İstanbul kentine karşı işlenecek bir cinayettir. İstanbul halkı olarak evlerimizi yıkmanıza, ormanımızı ve suyumuzu yok etmenize, kısacası geleceğimizi karartmanıza seyirci kalmayacağız. Gözü dönmüş rant hırsınızla bu cinayeti işlemek için elinizden geleni ardınıza koysanız da, bu yağmaya izin vermeyeceğiz. İstanbul’u ve ormanları hep birlikte savunacağız. 3. Yağma köprüsünü durduracağız.

Değerli İstanbul halkı
Orman varlığı demek, insan hayatının vazgeçilmezi olan temiz su ihtiyacımızın karşılanması demektir. Orman varlığı demek, yağmur gibi olağan doğal olayların, onlarca İstanbullunun ölümüne yol açan sel felaketlerine dönüşmemesi demektir. Orman varlığı demek, bugüne kadar yapılan bunca yağmaya rağmen, 15 milyon İstanbullunun hala biraz olsun nefes alabilmesi demektir. 3. Köprünün hedef tahtasına konulan İstanbul’un Kuzey ormanları, yüzlerce yıllık tarihi su bentleri ve su havzalarıyla, inatla varlığını sürdüren yabani hayatıyla, ülke ormancılığı için onlarca değerli mühendis yetiştiren Türkiye’nin ilk Orman Fakültesi’yle tüm halkımızın ortak değeridir. Bizler bugün burada kurduğumuz insan zinciriyle, bu ortak değerimizi yağma çetelerine karşı savunacağımızı bir kere daha ilan ediyoruz.
Bu ülkenin kaynaklarını ve değerlerini bu ülkenin mimarları, mühendisleri, bilim insanları, emekçileri büyük emeklerle yarattık. Bizlere “dikili bir ağaçları bile yok” diyenler, şimdi dikili ağaçlarımızı, ormanlarımızı yok edip, yerine beton kuleler dikmeye, İstanbul halkının geleceğini bir avuç rantiyeciye satmaya çalışıyorlar. Dikili ağaçlarımızı, ormanımızı yok edip yerine beton kuleler dikmenize asla izin vermeyeceğiz. Ormanlarımızı, İstanbul’umuzu hep birlikte savunacağız.

AKP hükümeti ve çıkar çevreleri, 3. Köprü Projesi ile sadece ormanlara değil, yoksul emekçilerin evlerine ve yaşam alanlarına, kısacası halkın barınma hakkına da saldırıyorlar. Köprü güzergahında bulunan onlarca emekçi mahallesi yükselen rant değerine el koymaya çalışan büyük sermaye gruplarının hedefi haline getiriliyor. 3. Köprü, bu mahallelerde yaşayan yoksul emekçilerin evlerinin başlarına yıkılması, yaşam alanlarının kentin daha da uzak ve temel hizmetlerin olmadığı bölgelerine sürülmesi demektir. Bizler 3. Köprü Yerine Yaşam Platformu bileşenleri olarak, bu rant projelerine karşı mahallemizi, ormanımızı, suyumuzu ve evlerimizi savunacağız.

3. köprünün İstanbul’un ulaşım sorununu çözeceği de büyük bir yalandır. Birinci köprünün açıldığı 1973 tarihinden önce, “köprüsüz” İstanbul Boğazından yılda 5 milyon araç ve 113 milyon yolcu geçiyordu. Köprünün yapımıyla boğazı geçen araç sayısı yüzde 200, buna karşılık yolcu sayısı yüzde 4 artmıştır. Araç/ yolcu sayısındaki bu dengesiz artış günümüzde de sürmektedir. Köprüler, yolcu trafiği için gerçek bir gereksinim değildir ve yolcu taşınmasına katkı yapmamaktadır. İstanbul’un trafik sorununun gerçekten çözülmesi için yapılması gereken, sermayenin değil İstanbul halkının ortak çıkarlarını ve kamu yararını gözeten, doğal ve tarihsel çevreyi koruyan ve halkın demokratik katılımını esas alan bir planlamanın acilen hayata geçirilmesidir. İstanbul için, raylı sistem ağırlıklı, deniz yolunu en etkin biçimde kullanan ve otobüslerle desteklenmiş bir toplu taşıma sisteminin oluşturulması gereklidir. Toplu taşımayı planlı olarak etkinleştirme, ucuzlatma ve otomobil kullanımını caydırıcı tedbirlerin alınması sağlanmalıdır. İstanbul ulaşımı için en akılcı çözüm eldeki kaynakların raylı sisteme yönlendirilmesidir.

3. Köprü İstanbul için bir ihtiyaç değildir, kapitalizmin kar hırsının en azgın saldırılarından birisi olarak karşımızda durmaktadır. 3. Köprü Yerine Yaşam Platformu bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da, bilim insanlarımızın hiçbir şekilde onay vermediği bu cinayet projesini durdurmak için elinden gelen her şeyi İstanbul halkıyla birlikte yapacaktır. Sermayenin doğayı ve çevreyi katleden azgın saldırılarına karşı, insanca ve doğayla barışık bir kentte yaşamak hepimizin hakkıdır. Temiz su, orman, sağlıklı bir çevrede yaşamak hepimizin hakkıdır. Sermayenin değil, emekçilerin insanca yaşam alanlarının planlandığı bir İstanbul’da yaşamak hepimizin en doğal hakkıdır. Bu doğal yaşamın en önemli parçası olan ormanlarımızı savunmak, geleceğimizi ve İstanbul’u savunmaktır. Bizler bu kararlılıkla, 3. Köprü denen rant projesini durdurana kadar, rant değil yaşam kazanana kadar mücadelemize devam edeceğiz.

ORMAN YOKSA SU DA YOK!
3. KÖPRÜ YIKIM DEMEKTİR!
3. KÖPRÜ İSTANBUL HALKINA, KENTE ÇEVREYE VE DOĞAYA KARŞI SUÇTUR!
KÖPRÜ DEĞİL İNSANCA YAŞAM!
SERMAYE DEFOL, İSTANBUL BİZİMDİR!

28 MART 2010 / MASLAK3.KÖPRÜ YERİNE YAŞAM PLATFORMU

Bu yazıya verilen yanıtları görmek için tıklayınız>> RSS 2.0

0 yorum - İstanbullu “3.Cinayet Köprüsüne Hayır” Dedi -

Yorum Gönder

GENÇ GÜNDEM

2010 Kadıköyün Sesi - Tasarım: SimplexDesign